The Simple Present Tense (Basit Geniş Zaman) (He - She - It) 2
The Simple Present Tense (Basit Geniş Zaman) (He - She - It) 2
The Simple Present Tense (Basit Geniş Zaman) 1 bölümünde I, you, we, they özneleri ile kurulan olumlu düz cümle, olumsuz düz cümle ve soru yapılarını görmüştük: Bu bölümde ise, - üçüncü tekil kişi zamirleri olan - he, she ve it özneleri ile başlayan cümleleri öğreneceğiz. Örnekleri inceleyiniz.
Robert gets up late on Saturdays. (Robert, cumartesi günleri geç kalkar.) |
Your brother is a teacher. He works at a secondary school. (Senin erkek kardeşin bir öğretmendir. O, orta okulda çalışır.) |
Sue speaks English, but her cousin speaks German. (Sue İngilizce konuşur, fakat onun kuzeni Almanca konuşur.) |
April has thirty days. (Nisan (ayı)da otuz gün vardır.) |
Ali takes a cheese sandwich for lunch every day. (Ali, her gün öğle yemeği için bir peynirli sandviç alır.) |
My sister always goes running every day. (Benim kız kardeşim hergün koşmaya gider.) |
He usually puts out the rubbish on Fridays. (O, genellikle cuma günleri çöpleri dışarıya çıkarır.) |
My mother asks my father to do the shopping at weekends. (Annem, babamdan hafta sonlarında alış veriş yapmasını ister.) |
Her brother plays the drum in the school band. (Onun erkek kardeşi, okul bandosunda davul çalar.) |
My teacher never gives us a lot of homework every day. (Öğretmenim, bize her gün asla pek çok ev ödevi vermez.) |
Your cousin sometimes goes abroad for his holiday. (Senin kuzenin bazen tatil için yurd dışına gider.) |
She likes classical music and she always goes to the concerts. (O, klasik müziği sever ve daima konserlere gider.) |
Your grandpa usually sits here. (Büyük baban genellikle burada oturur.) |
He always puts some money in the bank each month. (O, her ay daima bankaya biraz para koyar (yatırır).) |
She sends e-mails to her friends. (O, arkadaşlarına elektronik postalar gönderir.) |
Your little brother often cleans his room. (Küçük erkek kardeşin sık sık odasını temizler.) |
He gets to the university by his car. (O, arabası ile üniversiteye gider.) |
Sally usually mixes water, sugar and lemon juice to make lemonade. (Sally, limonada yaparken, genellikle su, şeker ve limon suyunu karıştırır.) |
He works as a waiter in a restaurant. (O, bir lokantada garson olarak çalışır.) |
My brother wants to register for the music club. (Erkek kardeşim, müzik kulübüne kayıt yaptırmak istiyor.) |
1 Fiillerin çoğunun sonuna – s eklenir. Örnekleri dikkatle inceleyiniz.
Hans wants to have an enjoyable job. (Hans, keyifli bir işe sahip olmak ister.) |
Richard always visits his grandparents every weekend. (Richard, daima her hafta sonu büyük babasını ve büyük annesini ziyaret eder.) |
Henry usually arranges people's holidays and journeys. (Henry, genellikle insanların tatillerini ve gezilerini düzenler.) |
My father always invites his friends once a month. (Babam, daima arkadaşlarını ayda bir defa davet eder.) |
Suna often chats on the Net. (Suna, internette sık sık sohbet eder.) |
A fireman always puts out fires. (İtfaiyeci, daima yangını söndürür.) |
Mary dislikes fizzy drinks. (Mary, gazlı içecekleri sevmez.) |
My mother usually peels potatoes before making potato salad. (Annem, patates salatası yapmadan önce, genellikle patatesleri soyar.) |
Her mother never puts sugar in her tea. (Annesi, çayına asla şeker koymaz.) |
Water always boils at 100 centigrade. (Su, daima yüz derece santigratta kaynar.) |
She always brushes her hair twice a day. (O, daima günde iki defa saçlarını tarar.) |
Your uncle always washes his car every Saturday. (Amcan, daima her cumartesi otomobilini yıkar.) |
Your father teaches Maths at that school. (Baban, şu okulda matematik öğretir.) |
She always brushes her teeth three times a day. (O, daima günde üç defa dişlerini fırçalar.) |
Sally usually mixes water, sugar and lemon juice to make lemonade. (Sally, limonada yaparken, genellikle su, şeker ve limon suyunu karıştırır.) |
She teaches Art at school and she likes her job very much. (O, okulda sanat öğretir ve işini çok fazla sever.) |
Suna never misses a lesson at school. (Suna, okulda bir ders bile kaçırmaz.) |
A mechanic always fixes cars and buses. (Tamirci, daima otomobilleri ve otobüsleri onarır.) |
Rose watches television in the afternoons. (Rose, öğleden sonra televizyon seyreder.) |
Your mother kisses you before going to school every day. (Annen, her gün okula gitmeden önce seni öper.) |
Suna always does gymnastics every day. (Suna, her gün daima jimnastik yapar.) |
My sister never does the housework. (Kız kardeşim asla ev işi yapmaz.) |
Mr. Yellow always goes on a holiday once a year. (Bay Yellow, daima yılda bir defa tatile gider.) |
Hans does his homework regularly. (Hans, ödevlerini düzenli olarak yapar.) |
Mary usually goes to her school on foot. (Mary, genellikle okuluna yürüyerek gider.) |
He never goes on planes. (O, asla uçakla gitmez.) |
He studies English in the mornings. (O, sabahları İngilizce çalışır.) |
She studies fashion design. (O, moda tasarımı eğitimi yapıyor.) |
Your mother often flies from one city to another. (Annen, sık sık bir şehirden ötekisine uçar.) |
Hakan tries to wear his new shoes. (Hakan, yeni ayakkabılarını giymeyi değiniyor.) |
My sister always tidies her room every week. (Kız kardeşim daima her hafta odasını terleyip toparlar.) |
She always cries for you. (O, daima senin için ağlar.) |
She has dinner at eight o'clock at home every day. (O, her gün saat sekizde evde akşam yemeğini yer.) |
Your sister has piano lessons at her school. (Kız kardeşinin okulunda piyano dersleri var.) |
Robert always has a look at his lessons before he goes to bed. (Robert, daima yatağa gitmeden önce, derslerini bir göz atar.) |
Sally usually has a walk in the park every morning. (Sally, genellikle her sabah parkta yürür (yürüyüşe çıkar).) |
Hakan has a room at the university. (Hakan, üniversitede bir odaya sahip.) |
Does your father water the garden? (Baban, bahçeyi sular mı?) |
Does your aunt iron your clothes every week? (Halan, her hafta senin giysilerini ütüler mi?) |
Does Sally always swim with her boyfriend every Sunday? (Sally, daima her pazar erkek arkadaşı ile yüzer mi?) |
Does your father have fish every Friday? (Baban her cuma balık yer mi?) |
Does your cousin go abroad for his holiday? (Kuzenin tatili için yurd dışına çıkar mı?) |
Betty doesn't like doing outdoor sports. (Betty, açık hava sporları yapmayı sevmez.) |
My grandma doesn't have a healthy life style. (Büyük annemin sağlıklı bir hayat biçimi yok.) |
He doesn't do his homework regularly. (O, ev ödevlerini düzenli olarak yapmaz.) |
Your father doesn't eat his meals late. (Baban, yemeklerini geç yemez.) |
Your uncle doesn't work on Saturdays and Sundays. (Amcan, cumartesi ve pazar günleri çalışmaz.) |
Yorumlarınız
ÇOK KÖTÜ OLMUŞ. BEN BUNLARI 4. SINIFTA ÖĞRENDİM
ÇOK İYİ HAZIRLANMİŞ
Oh ne güzel bu siteden güzel kopya çekerim
Özet ve tekrar için gerçekten güzel hazırlanmış teşekkürler
valla işime yaramadı çünkü ilk dönem ortalamam 94 tü biliyorum ama yinede iyisiniz
Çok teşekkür ederim
dun sinavim vardi ve gercekten cok ise yaradi
Miss tam sınava hazırlık
bu cok güzel sınav hazlıklı
çok başarılı artık kolayca anlıyorum sınavlardada büyük kopyaa başarısı teşekkürler :) ;) :)::::::::::::::)
çok süper olmuşşş kolayyca anlıyorum artık :D
bu iyi olmuş valla tebrikler ;)
Guzel cok sey oyrendim.Emegi gecen her kese tesekkurler.
Konu anlatımı
İngilizce konu anlatımı Türkçe anlamlarıyla birlikte, örnek cümleler ile anlatılmaktadır.