Physical Education (Physical Exercises) Beden Eğitimi

Physical Education (Physical Exercises) (Beden Eğitimi (Bedensel Alıştırmalar)) başlıklı bu ünitede, kişinin fiziksel yeteneklerini sormayı ve söylemeyi öğreneceğiz.

Önce bu ünitedeki kelimeleri tanıyalım: touch (dokunmak); ski (kaymak); run (koşmak); do ballet (bale yapmak); play ball (top oynamak); dance hip hop (hip hop dansı yapmak); ride a bicycle (bisiklete binmek); swim (yüzmek); stand on the hands (eller üzerinde dikilmek); walk on the hands (eller üzerinde yürümek); lift (kaldırmak); climb the tree (ağaca tırmanmak); play volleyball (voleybol oynamak); play football (futbol oynamak); play basketball (basketbol oynamak); do judo (judo yapmak); play tennis (tenis oynamak); box (boks yapmak); walk (yürümek); climb mountains (dağa tırmanmak); fly (uçmak); jump (sıçramak, zıplamak); sing (şarkı söylemek); stand on the head (baş üzerinde dikilmek); do gymnastics (jimnastik yapmak); play the piano (piyano çalmak); drive a car (otomobil kullanmak); watch television (televizyon seyretmek); ice skate (buz pateni yapmak); talk (konuşmak); draw pictures (resim(ler) çizmek); count (saymak); use a computer (bilgisayar kullanmak); fly a kite (uçurtma uçurmak); repair a motorbike (motorsiklet tamir etmek); bend over (eğilerek elleriyle ayaklarına dokunmak); do handspring (parande atmak); play table tennis (masa tenisi oynamak); leapfrog (birdir bir oynamak); lift weights (ağırlık kaldırmak); jump up high (yükseğe sıçramak); catch the ball (topu tutmak); draw a cat (kedi resmi çizmek); ride a horse (ata binmek); tidy up the room (odayı toplamak); skateboard (kaykaya binmek); play the violin (keman çalmak); catch fish (balık tutmak); surf (sörf yapmak); play golf (golf oynamak); cook (yemek pişirmek); dive (dalmak); hopscotch (seksek oynamak); make a cake (kek yapmak); play the guitar (gitar çalmak); read (okumak); play chess (satranç oynamak); speak (konuşmak); kick the ball (topa vurmak); make salad (salata yapmak)...

Kişinin yeteneği, bir eylemi zorlanmadan yapabilme yeterliliği can ile belirtir. Aşağıdaki örnekleri inceleyiniz.
Bobo can ride a bicycle. (Bobo, bisiklete binebilir.)
Oya can dance hip hop. (Oya hip hop dansı yapabilir.)
You can stand on your hands. (Sen amuda kalkabilirsin.)
I can run very fast. (Ben, çok hızlı koşabilirim.)
I can do ballet. (Ben, bale yapabilirim.)
Super Dodo can fly. (Süper Dodo uçabilir.)
A parrot can talk. (Bir papağan konuşabilir.)
A mouse can eat cheese. (Fare, peynir yiyebilir.)
We can leapfrog. (Biz, birdir bir oynayabiliriz.)
Olumlu yapıda, bütün öznelerle can kullanılır.

Kişinin yapamadığı veya yeteneğinin bulunmadığı eylem can’t ile anlatılır. Aşağıdaki örnekleri inceleyiniz.
A horse can’t fly. (At uçamaz.)
A hen can’t sing. (Tavuk şarkı söyleyemez.)
A tortoise can’t walk fast. (Kaplumbağa hızlı yürüyemez.)
A fat boy can’t run fast. (Şişman erkek çocuk hızlı koşamaz.)
Garfield can’t catch a mouse. (Garfield, fare yakalayamaz.)
Olumsuz yapıda, bütün öznelerle can’t kullanılır.

Can Caner ride a horse? (Caner ata binebilir mi?) ile kişinin sorulan eylemi yapabilip yapamayacağı sorulur. Aşağıdaki örnekleri dikkatle inceleyiniz.
Can you climb mountains? (Sen, dağa tırmanabilir misin?)
Can your parrot speak English? (Papağanın İngilizce konuşabilir mi?)
Can Suna ride a bike? (Suna, bisiklete binebilir mi?)
Can Mr Hill play volleyball? (Bay Hill, voleybol oynayabilir mi?)
Can a cock fly? (Horoz uçabilir mi?)
Can a baby read a book? (Bebek, kitap okuyabilir mi?)