Ortaokul 7. Sınıf 6. Ünite (TV Programs) Konu Anlatımı
TV Programs (Series) (Televizyon programları (Diziler)) başlıklı ünitede, televizyonu, programları ve günlük hayatımıza etkileri öğrenecek; basit cümlelerle düşüncelerimizi aktarmaya çalışacağız.
Önce konuya hazırlık yapmamızı sağlayacak soruları görelim:
What do you generally do in the evenings at home? (Genellikle akşamları evde ne yaparsın?)
Do you like watching television? (Televizyon seyretmekten hoşlanır mısın?)
Do you live without television? (Televizyonsuz yaşar mısın?)
Do you go to the cinema? (Sinemaya gider misiniz?)
Do you watch ‘westerns’ on TV? (Televizyonda kovboy filmlerini seyreder misin?)
Which programs do you prefer to watch on TV?
(Televizyonda hangi programları seyretmeyi tercih edersin?)
Which programs do you prefer to watch on TV? (Sports programs sor series?)
(Televizyonda hangi programları seyretmeyi tercih edersin? Spor programları mı yoksa diziler mi?)
What do you think of soap operas? (Diziler hakkında ne düşünüyorsun?)
What kind of programs don’t you watch? (Hangi programları seyretmezsin?)
How many hours a day do you watch TV? (Bir günde kaç saat televizyon seyredersiniz?)
Can you read boks if you have a TV at home? (Evde bir televizyon varsa, kitap okuyabilir misin?)
What is your favourite TV program? (En sevdiğin televizyon programı hangisi?)
Where do you like watching a film? On TV or at the cinema?
(Filmi nerede seyretmekten hoşlanırsın? Televizyonda mı yoksa sinemada mı?)
Which character do you like most? (En çok hangi karakteri seversin?)
Who is the scenarist of this film? (Bu filmin senaristi kim?)
What kind of programs do you like watching when you have time?
(Zamanın olduğunda, hangi programları izlemekten hoşlanırsın?)
How many times a day can you watch the news on TV?
(Bir günde kaç defa televizyonda haberleri izleyebilirsin?)
Which program do you watch if you want to watch a discussion program?
(Bir tartışma programı izlemek istesen, hangi programı seyredersin?)
Who always has the remote control? (Uzaktan kumanda daima kimin elindedir?)
When does your mother watch TV? (Annen ne zaman televizyon seyreder?)
How often do you watch TV? (Ne sıklıkla televizyon izlersin?)
Which programs do you like? (Hangi programları seversin?)
Which programs do you prefer? (Documentaries or sports programs?)
(Hangi programları tercih edersiniz? (Belgeselleri mi yoksa spor programlarını mı?)
What kind of films do you prefer? (Ne tür filmleri tercih edersin?)
What kind of TV programs do you watch? (Ne tür televizyon programlarını izlersin?)
Which TV program do you like best? (En çok hangi televizyon programını seviyorsun?)
Do you watch the magazine programs? (Magazin programlarını izler misin?)
Which program is more boring than a soap operas?
(Hangi program, dizilerden daha sıkıcıdır?)
Which one is a TV program? (Hangisi bir televizyon programıdır?)
Do you like cartoons? (Çizgi filmleri sever misin?)
What about children’s TV programs?
(Televizyondaki çocuk programları hakkında ne düşünüyorsun?)
What is on TV? A documentary. (Televizyonda ne var? Bir belgesel.)
Which one is better? Watching TV or reading boks?
(Hangisi daha iyi? Televizyon seyretmek mi yoksa kitap okumak mı?)
What type of music do you listen? (Ne tür müzik dinlersin?)
What do you think about the documentaries? (Belgeseler hakkında ne düşünüyorsun?)
Who is your favourite TV character? (En sevdiğin TV karakteri kim?)
Hazırlık sorularının ardından, örnek cümle çözümlemelerine geçebiliriz:
TV has a very important role in our lives. (TV, hayatımızda çok önemli bir role sahiptir.)
Life will be very exciting when you have got a TV.
(Televizyonun olduğunda, hayat çok heyecanlı olacak.)
Some films and programs are harmful for children. (
Bazı filmler ve programlar, çocuklar için zararlı.)
Children can have some problems with their eyes when they watch TV a lot.
(Çocuklar televizyonu çok seyrettikleri zaman, gözlerinde bazı problemlerle karşılaşabilirler.)
Children don’t learn anything from the popular programs.
(Çocuklar populer programlardan hiçbir şey öğrenmezler.)
I never watch series on TV. (Asla televizyonda dizi seyretmem.)
I don’t have much time to watch TV. (Televizyon seyredecek kadar çok zamanım yok.)
I don’t like documentaries. (Belgeselleri sevmem.)
I like documentaries and sport programs. (Belgeselleri ve spor programlarını severim.)
You just waste time when you watch magazine programs.
(Magazin programlarını seyrettiğin zaman, yalnızca zamanını harcarsın.)
You hate advertisements. (Reklâmlardan nefret edersin.)
She always watches the news programs and discussions.
(Daima haber ve tartışma programlarını seyreder.)
She likes to watch talk show programs. (Söyleşi programlarını seyretmekten hoşlanır.)
I feel better when I watch love story films.
(Aşk hikâyesi konulu filmleri seyrettiğim zaman kendimi daha iyi hissediyorum.)
The news is more important and more useful than TV series.
(Haberler, dizi filmlerden daha önemli ve daha yararlıdır.)
I feel happier when I watch comedy films.
(Komedi filmleri izlediğimde, kendimi daha mutlu hissediyorum.)
I am interested in music shows. (Müzik gösterilerine ilgi duyarım.)
I am interested in discussions only. (Yalnızca tartışma programlarıyla ilgilenirim.)
She likes zapping very much. (Kanallar arasında gezinmeyi çok seversin.)
Channel 1 is the most popular TV channel. (Kanal 1, en bilinen TV kanalı.)
Suna watches programs for children. (Çocuk programlarını seyreder.)
You like TV shows and cooking programs very much.
(Televizyon şovlarını ve yemek programlarını çok seversin.)
Music programs are the most popular programs.
(Müzik programları en bilinen programlardır.)
I think quiz shows are more popular than music programs.
(Bilgi yarışmalarının müzik programlarından daha populer olduğunu düşünüyorum.)
Love is an important theme in TV series. (Aşk, televizyon dizilerinde önemli bir temadır.)
The stars are beautiful in TV series. (Televizyon dizilerindeki yıldızlar güzeldir.)
In TV series a person can sometimes be good and sometimes be bad.
(TV dizisinde bir kişi bazen iyi ve bazen de kötü olabilir.)
Football matches are important for you. (Futbol maçları senin için önemli.)
While you are watching the matches, you are very excited.
(Televizyon seyrederken, çok heyecanlısın.)
You can follow the new technology on TV. (Televizyonda yeni teknolojiyi takip edebilirsin.)
You are a TV program producer. (Sen bir televizyon program yapımcısın.)
You learn a lot of things on TV. (Televizyonda birçok şey öğrenirsin.)
You can see different places on TV. (Televizyonda değişik yerler görebilirsin.)
Sitcom is a kind of TV program. (‘Durum komedisi’ bir televizyon programı türüdür.)
Red Kit is a kind of western film. (Red Kit, bir kovboy filmi türüdür.)
Horror films are not suitable for the children. (Korku filmleri çocuklar için uygun değildir.)
‘Love Story’ is on the air at eight o’clock on TV.
(‘Aşk Hikâyesi’, saat sekizde televizyonda yayında.)
I think ‘Karadayı’ is the most popular TV series.
(Ben, 'Karadayı'nın en popüler TV dizisi olduğunu düşünüyorum.)
The news always tells us the important events.
(Haber programı daima bize önemli olayları anlatır.)
Beyza likes watching documentaries, because she learns about the wild life.
(Beyza, belgesel filmleri izlemeyi sever, çünkü yaban hayatını öğrenir.)
Science fiction films are more interesting than action films.
(Bilim kurgu filmler, aksiyon filmlerinden daha ilginç.)
Talk show programs are funnier than the news.
(Söyleşi programları, haberlerden daha komiktir.)
Dance competitions are not more popular than song competitions.
(Dans yarışmaları, şarkı yarışmalarından daha çok beğenilen programlar değildir.)
We can watch some events live on TV. (Bazı olayları televizyonda canlı izleyebiliriz.)
You spend too much time in front of the TV. (Televizyon önünde çok fazla zaman geçiriyorsun.)
You don’t want to go out when you watch TV.
(Televizyon seyrettiğin zaman dışarıya çıkmak istemiyorsun.)
Suna always spends to much time in front of the television.
(Suna daima televizyonun önünde çok zaman harcar.)
My grandma watches TV for six or seven hours a day.
(Büyükannem günde altı veya yedi saat televizyon seyreder.)
Women watch TV more then men.
(Kadınlar, erkeklerden daha çok televizyon seyrederler.)
Women like TV series and cooking programs.
(Kadınlar, dizi filmleri ve yemek programlarını severler.)
You usually watch TV when you eat at home.
(Sen evde yemek yediğin zaman, genellikle televizyon seyredersin.)
Sandra always listens to the news every day. (Sandra, her gün daima haberleri dinler.)
Your favourite talk show is on Friday night. (En sevdiğin söyleşi programı Cuma gününde.)
I love watching westerns on TV at weekends.
(Hafta sonlarında, televizyonda kovboy filmlerini seyretmeyi severim.)
I like cartoons best. (En çok çizgi filmleri severim.)
Your father always watches debate programs every Friday.
(Baban her cuma günü daima tartışma programlarını seyreder.)
You are interested in watching game shows.
(Oyun gösterilerini seyretmekle ilgilenirsin.)
Hans always prefers listening to music to watching TV.
(Hans daima müzik dinlemeyi televizyon seyretmeye tercih eder.)
My little brother usually loses himself while he is watching cartoons on TV.
(Küçük erkek kardeşim, çizgi film seyrederken, -genellikle- kendine kaybeder.)
He never hears us when he watches films. (Film izlerken, bizi hiç duymaz.)
You get fat when you sit and watch TV.
(Oturduğunda ve televizyon seyrettiğinde, şişmanlarsın.)
Suna always eats a lot of food while she is watching TV.
(Suna televizyon seyreder, daima pek çok şey yiyor.)
After you finish the housework, you watch TV a short time.
(Ev işlerini bitirdikten sonra, kısa bir süre televizyon seyredersin.)
You usually sleep while you are watching TV.
(Sen - genellikle - televizyon seyrederken uyursun.)
Watching TV is a good way to relax. (TV izlemek iyi bir dinlenme yoludur.)
Watching TV makes you bored. (Televizyon seyretmek seni sıkar.)
Sally always thinks watching TV is the best friend.
(Sally daima televizyon seyretmenin en iyi arkadaş olduğunu düşünüyor.)
You always like commenting on the series.
(Diziler hakkında yorum yapmayı daima seversin.)
Hakan acts in a lot of TV series and films, because he enjoys his job very much.
(Hakan, pek çok dizi ve filmde rol alır, çünkü işini çok sever.)
There is a football match on Channel 1. (Kanal 1’de bir futbol maçı var.)
(Bu metnin her türlü yayın hakkı A. Hikmet İnce’ye aittir. Hiçbir şekilde alıntı yapılamaz ve başka bir yayında kullanılamaz. Aksi davranışta bulunanlar hakkında, hukuk büromuz her türlü yasal işlemi uygulayacaktır. Üçüncü kişilere duyurulur ...)
Yorumlarınız
fenada değil
Bence güzel anltıyo
idare eder
Güzel ama pekte açıklayıcı olmamış. Ama hani gerçekten iyi olmuş biraz ayrıntı yine olsa fena da olmazdı :)).
Çooooook güzel işime yaradi tesekkurler
iyi güzel
cooooooooooooooooookkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkk guzzelllllllllllll
bencede güzel
işime yaramadı ama teşekkürler.
çok güzellllllllllllllllllllllllllllllllllllllll
allah razı olsun :dd
güzel
İşime yaradı faydalı ;))
HİÇ GÜZEL DEĞİL
çok işime yaradı ama uzun biraz
bence bu site güzel nasıl soru soracağını anlatıyor işime yaradı ama böyle televizyon programı resmi ve karşısında ismi oluyor ya ben onlardan arıyordum ama bence buda harika ve açıkçası işe yarıyor ben sevdim
Benim işime yaramadı ama soru isteyenlerin işine yarayabilir. Çok yüzeysel anlatılmış. Ben TV programları nı istiyodum
güzel bence işe yarıyor
aradığım yoktur
saolun işime yaradı ama biraz sıkıcıydı
Güzel beğendim işine yaradı.
offf aradıgımı bulamadım
çok güzel ama işime yaramadı hemde çok uzun ama tavsiye ederim
Guzel ama uzun
eliniz ağrımadımı çok uzuzn
İlk defa bir site bu kadar işime yaradı
İngilizce oleyyy
Fazla işime yaramasada ben beğendim tavsiye ederim
Teşekkür
çok işime yaradı saolun
çok uzun ama idare eder
çok uzun ama yarın sına
işime yaradı hazırlayana teşekkürler
dere yardımcı
sınavda sorulan bilgileri içeriyo am biçimlendirmek çok uzun ya kısaltımpda bilgiki daha çok olasa iyi olur
bana yardımcı olabilirr
faydalı bence
hepsi soru bu nasıl çalışma ya ????
Keşke hepsi soru olmasaydı
5. ünite çok daha faydalı ve yararlıydı bunu pek beğenmedim ama genede yarımcı oluyor :\
hiç beğenmedim
Baya yardımcı oldu.
çok uzun ama yinede hepsini okudum yarın sınav var yardım et ya rabbi
beğenmedim sınavda bana yardımcı olmaz daha güzel olabilirdi ama belki işine yarar okumak çok zaman aldı zamanını boşuna yedi zaten az zamanım vardı olsun belki başkasının işine yarar
benım ıstedıgım bu degıl cankuslarrrr
tsk yardimci oldu
çok güzel olmuş ama keşke daha kapsamlı olsaydı...
perfect <3
Bizim isledigimiz konunun kelime ve program adlari yoktur lutfen eklermisiniz
cevaplarıda olsaydı
çok uzun okumak nerdeyse yarım saatimi aldı
çok uzun ama işime yaradı eyw :))
Konu anlatımı
İngilizce konu anlatımı Türkçe anlamlarıyla birlikte, örnek cümleler ile anlatılmaktadır.